Yenienerji | Mart-Nisan 2023 | Sayı: 91

33 yeni enerji • MART - NİSAN 2023 “İstanbul ‘Tsunam ye D rençl Şeh r’ Unvanı Almaya Hazırlanıyor” Gündemde olan tsunami ile ilgili olarak da konuşan Özlem Tut, “Depremin heyelanla birleşmesi hususunda yaşanabilecekler konusunda Kandilli Rasathanesi ve ODTÜ ile 15 farklı senaryo çalışıyoruz. Çalışmalarımızda ortalama dalga boyları ve karadan içeri girecek deniz suyu miktarını hesaplıyoruz. 17 ilçemizde bilgilendirme panoları ve tabelalar oluşturduk. Ayrıca pilot semtimiz Büyükçekmece’ye dair yaptığımız çalışmalar UNESCO tarafından dikkatle inceleniyor, bu çalışmalarla Tsunamiye Dirençli Şehir unvanı almaya hak kazanma sürecindeyiz”dedi. “2000 Yılından Önce Yapılan 800 Bin Bina Depreme Karşı Ağır Hasar Riski Taşıyor” Büyükşehir olarak depreme karşı binalara yönelik sundukları hızlı tarama sürecinden de bahseden Tut, “Binaları deprem hasar riskine karşı A’dan E’ye 5 sınıfa ayırıyoruz, E sınıfı en yüksek riski ifade ediyor. Şu an incelenen ve analizi tamamlanan 6 bin 978 bina E sınıfı, 9 bin 601 bina D sınıfında yer alıyor. Şimdiye kadar 110 bin binayı ziyaret ettik, 32 bin 937 binada inceleme yaptık. Son 3 yılda ziyaret edebildiğimiz bina sayısı toplamda 107 binken ve binaları ziyaret iznini çok zor alabilmişken, Şubat ayında yaşadığımız depremden sonra 150 bin başvuru talebi vatandaşlarımızdan geldi. Hedefimiz hepsini tarayarak vatandaşlarımızın endişelerini gidermek” sözleriyle bu konudaki verileri açıkladı. Tarama sonrası bina yenileme süreçlerinden kaçma veya cayma sebebi olarak vatandaşların yenilenme maliyetine dayalı ekonomik kaygıları olduğunu dile getirirken, kanunda belirli standart eksikliğinin bulunduğunu ve çoğu insanın da sahip olduğu hakları bilmediğini vurguladı. Tut; “Bunun artık bir rant ve gelir getirici bir araç olarak görülme kıskacından kurtarılması gerekiyor” dedi. 2000 yılı öncesi inşa edilmiş yapılardan 800 bininin ağır hasar riski bulunduğunu ancak 2012 yılından beri gerçekleştirilen kentsel dönüşüm kapsamında sadece 75 bin binada dönüştürme çalışmaları yapıldığını belirterek, “Yapı stoğumuzu hızla en güvenli hale getirmek için kaybedecek bir günümüz yok” cümlesiyle durumun aciliyetini vurguladı. “Tüm Ülkey Kapsayan B r Afet Müdahale Planlaması Yapılmalı” Ankara Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Mutlu Gürler şehirlerarası iş birliğinin kuvvetli olduğu, AFAD liderliğinde tüm ülkeyi kapsayacak bir afet müdahale planlamasının yapılması gerektiğini şu sözlerle vurguladı: “Türkiye’de bütünlüklü bir afet politikası oluşturulması gerekiyor. Bu konudaki proseslere il bazında bakamayız, deprem fay hattı üzerinde olmayan nispeten şanslı şehirlerden deprem bölgelerine yoğun destek olması gerektiğini nitekim son depremlerde de gördük. Afet riski yüksek bölgelerin sadece kendi ekipmanlarıyla bu afetlerin üstesinden gelme ihtimali çok düşük. Bu nedenle dışarıdan gelen desteğin planlanması çok önemli. Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak afetlere karşı daha şanslı bir bölgedeyiz ancak ülkemizin her yerinde oluşabilecek tüm afetlerde bize de düşecek çok görev var. Çok büyük bir afetle karşı karşıya geldikten sonra gördük ki afetlerde öncelikle ayakta duracak, sonra kendi enerjisini kullanabilecek, elektrik sistemleri gibi sistemleri kesilmeyecek binalara ihtiyacımız var.” “Ankara Büyükşeh r Beled yes Olarak Gündem m zde Taşkınlar ve Karla Mücadele Var” Ankara özelinde projeler kapsamında kendi hizmet binalarına yönelik çalışmalar yaptıklarını belirten Gürler, “Kendi hizmet binalarımızın bu yönde bir afet sonrası senaryosu olmadığını görerek çalışmaya başladık. Kentlerimizde afet sonrası iyileştirmede hizmet üretmiş kim varsa bilgi alıyoruz. Farklı afetler arasındaki önceliklerimizi belirledik. Pek çok projemiz devam ediyor. Yeni dönemde önümüzde çok ciddi sorumluluk var. Yerli üretimimiz olan, elektrikle çalışan toplu taşıma araçları geliştirdik. Yeşil alanlarımıza yönelik çalışmalarımız var. Yurt dışından temin ettiğimiz teknolojik girişimlerle ilgili süreçlerimiz devam ediyor. Özellikle taşkınlar, Ankara’da belediye hizmet alanlarımızda önemli bir başlık. Bir başka başlık olan karla mücadele kapsamında da iklim toprak bünye sıcaklığını algılayan sistemler üzerinde çalışıyoruz” dedi. “Can Güvenl ğ ve Enerj Ver ml ğ n n Önde Tutulduğu B r Kentsel Dönüşüm Bekl yoruz” ZeroBuild Institute Uluslararası Sergi Direktörü Hale Erol Hakan ise oturumu şu sözlerle sonlandırdı: “Günün sonunda görüyoruz ki, hem deprem özelinde hem de Sıfır Enerji Bina (SEB) özelinde ortak bir nokta bulabilir ve çalışmalarımızı yönlendirebiliriz. ZeroBuild Institute olarak bu kapsamda şehirlere ve ilçe belediyelerine verdiğimiz desteği sürdüreceğiz. 3-5 metrekarenin hesabının yapılmadığı, can güvenliği ve enerji verimliliğin öncelik olduğu bir kentsel dönüşüm yapılsın istiyoruz. Umarım ki bundan sonraki senelerde daha yüksek kentsel dönüşüm ve Sıfır Enerji Bina oranları sunabiliriz.”

RkJQdWJsaXNoZXIy OTEzMQ==